Zaman zaman “Öfkelenmek istemiyorum, bundan kurtulabilir miyim?” gibi sorularla karşılaşıyoruz. Peki, bu öfke gerçekten kurtulunması gereken bir şey mi?
Kastedilen bir kurtuluş değil de öfkenin kontrolü ve ifade ediliş tarzıdır aslında. Fakat bundan önce öfkenin ne olduğu, nasıl ortaya çıktığı ve bunun sizin için bir sorun olup olmadığını bilmek daha sağlıklı olacaktır. Çünkü bu duygunun çok konuşulan zararlarının yanı sıra faydaları da bulunmaktadır.
Öfke de diğer tüm duygularımız gibi çok doğal ve her canlının yaşadığı bir duygudur. Haksızlık, engellenme, saldırı gibi durumlarda ortaya çıkan bu his, size rahatsızlık veren kişi ya da durumlara karşı gelme, meydan okuma, uyarma, korkutma gibi birtakım davranışlarda bulunmamızı sağlayarak kendimizi korumak için önlemler aldıran bir duygudur.
Öfkenin hissedilmesi de diğer duygularımız gibi sağlıklıdır. Peki o zaman neden öfke hayatta karşımıza bir problem olarak çıkıyor? Öfke kontrolsüz bir şekilde ve uygunsuz olarak dışa vurulduğunda, kişinin kendisine ve çevresindekilerle olan ilişkilerine zarar verdiğinde problem olmaya başlar. Öfkeyi uygun bir şekilde ifade etmeden sürekli bastırmak, bir gün beklemediğiniz bir yerde kontrolsüz bir şekilde ortaya çıkmasına neden olabileceği gibi kontrollü ifade edildiğinde vereceği olumlu hisleri de ortadan kaldırmış olur.
Sonuç olarak; öfke de diğer duygularımız gibi sağlıklı bir duygudur. Amaç öfkenizi yok etmek ya da bastırmak değildir. Yapmanız gereken öncelikle bu duygunun sizde ifade ettiği şeyi, hangi durumlarda ortaya çıktığı ve nasıl geliştiğini anlamaya çalışmak sonrasında ise yaşadığınız öfkeyi nasıl uygun bir şekilde aktarabileceğinizi bulmak, kendinize ve etrafınıza zarar verici ifadelerden kaçınmak olmalıdır.
Bu noktada öfkenin nasıl ifade edilebileceği ile ilgili profesyonel bir yardımın da faydası olacaktır. Profesyonel değerlendirmede; eğer bireyde “öfke kontrol sorunu” var ise bunun patolojik nedenleri de araştırılır. Örneğin tiroid hormonun fazla çalışması gibi fiziksel hastalıklar aşırı öfkeye neden olabilir. Yine genetik özellikler
, çocukluk çağı travmaları, kişilik özellikleri ve devam eden stresörlerin olup olmadığı değerlendirilir. Profesyonel değerlendirmeye ilaveten düzenli egzersiz yapmak, ortam değişikliği, hobilerinizin olması, sıkıntılarınızı paylaşabileceğiniz kişilerin olması, kendi ihtiyaçlarınıza da vakit ayırabilmeniz, planlı bir şekilde çalışmanız, sorumluluklarınızı paylaşmanız, fazla kafein tüketmemeniz, gereksiz ve kontrolsüz ilaç kullanımından kaçınmanızın da öfke kontrolünde faydası olacaktır.
Klinik Psk. Müge Kılıçlar